Arabuluculuk bozulmuş ilişkilerin düzelmesini sağlar ve mevcut ilişkilerin kötüye gitmesinin önüne geçer.

Çetrefilli mahkeme süreçlerine dahil olmadan, tarafların isteğiyle uyuşmazlığın türüne göre değişkenlik gösterse de birkaç toplantı ile çözüme ulaşmak mümkündür.

Taraflar çatışma sorununu nasıl çözeceklerine kendileri karar verme hakkına sahip olduklarından arabulucuya başvurarak süreci yönetebilirler ve çözüm sağlayabilirler. Taraflar çözüm sürecine son verme yetkisine de sahiptir.

Yargılama sürecinde olduğu gibi hiçbir şekilde harç, tebligat, tanık, bilirkişi ve keşif gibi giderler yoktur. Maliyeti düşük ekonomik bir yöntemdir.

Arabuluculukta söylenen her şey tamamen gizlidir. Arabuluculuk sürecinde tarafların ifadeleri ve sundukları belgeler, uyuşmazlık mahkemeye taşındığında bile karşı tarafın aleyhine kullanılamaz. Bu da tarafların süreç içinde kendilerini güvende hissetmelerini sağlamaktadır.

Süreç tarafların menfaati doğrultusunda ilerlerken mahkeme gibi zorunlu, tek sonuçlu kararların çıkması şart olmayıp taraflar anlaşmazlığın çözümünde esnekliğe sahiptir.

Taraflarında eşit oranda söz hakkı mevcuttur. Arabulucular, taraflara sosyal statü, din, dil, ırk, ekonomik durum, ve cinsiyetleri gözetmeksizin eşit şekilde davranır ve müzakereler tarafların eşit olacağı şekilde sürdürülür.

Müzakere sürecinde anlaşmazlık konuları tüm detaylarıyla ve şeffaflığıyla birlikte özgürce konuşulabilir. Anlaşmaya giden yolda geçmişte yaşanan her şey tarafların isteği doğrultusunda dile getirilebilir. Çözüm taraflara asla dayatılmaz, bilakis çözüm tarafların kendisindedir.